Kör olmasına rağmen tam 19 yarış kazanan İtalyan yarış atı Laghat'ın hikayesini duydunuz mu bilmiyorum? Laghat, gözleri görmemesine rağmen şimdiye kadar hiçbir kaza da yapmamış, 16 atın koştuğu kalabalık pistlerde dahi diğer atlara çarpmamış. Bu haberi okuyunca, aklıma Hidalgo gelmişti. Hidalgo da, hiç alışkın olmadığı Arabistan'ın kızgın çöllerinde safkan Arap atlarıyla girdiği mücadeleden birinci gelerek herkesi şaşırtmıştı. Beni etkileyen şey, bu filmin de konusunun gerçek bir hikayeye dayanıyor olması. O yuzden, bu filmi anımsamışken, film ile ilgili görüşlerimi sizlerle paylaşmak istedim.
Hidalgo, insanlarla hayvanların arasındaki bağların ne kadar kuvvetli olabileceğini gösteren filmlerden biri.Konusu gerçek bir hikayeye dayanıyor ve her kültürden esintiler taşıyor..Arap kültürü, Kızılderili kültürü, Amerikan kültürü, İngiliz kültürü..Filmde Amerikan şovenizmi de yok değil, Araplara karşı zafer kazanan Amerikalı kovboy ve onun atı..Diğer Amerikan filmleri gibi klişeler taşıyor kuşkusuz ancak filmdeki şovenizmin kabul edilebilir yanı Wounded Knee (Yaralı Diz) katliamına değinmeleri ve beyaz adamın kızılderililere yaptıklarına eleştirel olarak bakabiliyor olması.
Filmde, Yüzüklerin Efendisi filminden de tanıdığımız Aragorn karakterine hayat veren Viggo Mortensen baş rolde.. Başrolü paylaştığı, Mustang cinsi atı Hidalgo ise rolünün hakkını çok iyi vermiş gerçekten :) Özellikle Hidalgo'nun bakışları yüreklere dokunur cinstendi.
Hepinize iyi seyirler ve iyi haftasonları diliyorum :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder