18 Aralık 2013 Çarşamba

Starbuck // Benim 533 Çocuğum Var


Yapım: 2011 - Kanada
Tür: Komedi, Aile
Yönetmen: Ken Scott
Oyuncular: Patrick Huard, Julie Lebreton, Antoine Bertrand
Senaryo: Ken Scott, Martin Petit
Filmin Diğer Adı: Benim 533 Çocuğum Var

Filmin konusu; David Wozniak, aile şirketinde et dağıtımcısı olarak çalışmaktadır. Bir grup karanlık adama borç taktığı için, evne gizlice girip ona işkence etmektedirler. Bir yandan da kız arkadaşının hamile olduğunu öğrenir. Ancak, kız arkadaşı David'in davranışlarından dolayı, çocuğunu onsuz doğurmak istediğini söyler. İşler gittikçe kötüleşmeye başlarken, ona bir paket gelir. Paketin içinde defalarca sperm bağışladığı sperm bankasının mektubu çıkar. Yazıya göre spermi kaliteli bir sperm olduğundan yıllar boyu spermleri birçok ailenin çocuk sahibi olmasına sebep olmuştur. Yani, yaklaşık 533 çocuğun biyolojik babasıdır. Ve bu çocuklardan 142'si babalarının kim olduğunu öğrenmek için dava açmıştır ve babalarıyla 
tanışmak istemektedir. David, ilk baştakarşı çıksa da, daha sonra dayanamaz. Ona gönderilen paketteki bilgilerden her seferinde bir kişiyle tanışacağıı söyler. Böylece David bir yandan kendini değiştirmeye karar verirken,bir yandan da hiç tanışmadığı çocuklarına gizlice yardım edecektir. (alıntıdır - sinemasal.com)

Eğlenceli olduğu kadar aynı zamanda duygusal olan filmde, aile konusu işlenirken, 
baba olmanın ve sorumluluk almanın insanın büyüdüğüne dair bir gösterge olduğu da vurgulanıyor. 

Filmin, sperm bağışlama ve bu yolla çocuk sahibi olma hakkında ortaya koyduğu insani dram mesajı da  oldukça etkili. Benim de kişisel görüşüm, bu tür bankaların pek çok drama neden olduğu için kapatılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü hiçbir çocuk biyolojik anne-babasından ayrı büyümeyi haketmiyor ve insani yönü oldukça ağır basan bu konunun ticarete alet olmasına da karşıyım. Dinimizce de sakıncalı bulunuyor.
Çünkü bu şekilde büyüyen çocukların, ileride anne-babalarını, kardeşlerini, akrabalarını tanımamaları pek çok olumsuz duruma davetiye çıkarır nitelikte. Ayrıca, dünyada pek çok bakıma ve şefkate muhtaç yetim çocuk dururken böyle bir alternatif çok gereksiz. Bu yüzden ülkemizde böyle bir uygulamanın mevcut olmaması insanı mutlu ediyor.


Filmin alışılmamış konusuyla ilgili görüşlerimi belirttikten sonra filmle ilgili diğer detaylara gelirsek, gerek oyunculuklar gerekse kurgusuyla başarılı bir film. Zaten bu kadar başarıdan sonra Amerikalılar da boş durmayıp filmin Hollywood versiyonu olan ''Delivery Man'' filmini çekmeden duramadılar. Bu re-make film de, ne kadar başarılı olursa olsun ben her zaman orjinal filmlerden yanayım. Starbuck filminin içten ve samimiliğini yakalayabilir mi bilmiyorum.

Filmin müzikleri ise kesinlikle çok iyi. Filmde, Starbuck'ın gitarcı çocuğunu canlandıran oyuncu,gerçekte de şarkıcı sanırım. Bu konuda da oldukça başarılı..


 Soundtrack'te Tunng- Bricks şarkısı da favorilerim arasında. Onu da paylaştım hemen :)



Keyifli seyirler..




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder